Ağız içi tarayıcıların kullanıma sunulmasıyla birlikte diş hekimliği dijital çağa girmiştir. İntraoral tarayıcılar, diş hekimlerinin hastanın ağzının içini görmesinde mükemmel bir görselleştirme aracı olarak hizmet edebilir; yalnızca net görüntüler sağlamakla kalmaz, aynı zamanda geleneksel taramalara göre çok daha yüksek hassasiyete sahip görüntüler de sağlar.
Ağız içi tarayıcılar diş hekimlerine ve diş teknisyenlerine teşhis ve restorasyonda büyük kolaylıklar sunmaktadır. Hastalar için PANDA P2 ve PANDA P3 gibi ağız içi tarayıcılar daha iyi bir deneyim anlamına geliyor.
En iyi avantajı elde etmek için herhangi bir alete hakim olunması gerekir ve ağız içi tarayıcılar da istisna değildir.
Ağız içi tarayıcı kullanımına ilişkin ipuçları:
*Yavaşça Başlayın
İlk kez kullananlar için, yavaş yavaş kullanmaya başlamadan önce cihazı ve ilgili yazılım sistemini anlamak için biraz zaman harcamanız gerekebilir. Cihazınızla ilgili soru veya endişelerinizi çözmek için teknik destek ekibiyle iletişime geçin.
İlk başta modellerle pratik yapın, kliniğinizi ziyaret eden hastalarla değil. Bu beceride ustalaştığınızda, bunu bir hastanın ağzını taramak ve onu şaşırtmak için kullanabilirsiniz.
*Özellikler ve Tarama İpuçları hakkında bilgi edinin
Her ağız içi tarayıcı markasının, onu fiilen kullanmadan önce öğrenilmesi gereken kendi özellikleri ve teknikleri vardır.
Örneğin PANDA P2 ve PANDA P3 ağız içi tarayıcılar diş restorasyonu, implantlar ve ortodonti için uygundur. Tamamen kendi geliştirdiğimiz çip modüllerini kullanarak tarama doğruluğu 10μm'ye ulaşabilir.
*Prob Başlığını Steril Tutun
Özel patentli prob kafası düzeneğine sahip hem PANDA P2 hem de PANDA P3, çapraz enfeksiyonu önlemek, kullanım maliyetini etkili bir şekilde kontrol etmek ve hem doktorlara hem de hastalara güven vermek için yüksek sıcaklık ve yüksek basınçla birçok kez sterilize edilebilir.
İntraoral tarayıcılar diş hekimliği uygulamalarınıza gerçek değer katabilir, diş iş akışınızı düzene sokabilir ve teşhis ve tedaviyi hızlandırabilir.